Dava, edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğu dönemde alınan taşınmazla ilgili mal rejiminin tasfiyesi gereği tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde katılma alacağı isteğine ilişkindir.
1. Katılma alacağı sebebiyle aynı isteme imkanı bulunmadığı ancak alacak talep edilebileceği dikkate alınarak tapu iptali ve tescil isteğinin kabulünün mümkün olmadığına ilişkin mahkeme gerekçesi yerindedir.
2. Banka kredisi ile edinilen taşınmaza ilişkin davada:
Davalının çektiği kredinin çekildiği tarihten itibaren, ödendiği tarihe kadar tüm ödemeleri gösteren belgeleri getirtilmeli, taşınmazın alındığı 4.4.2003 tarihi ile taraflar arasında boşanma davasının açıldığı 18.2.2004 tarihi arasındaki ödemeleri edinilmiş mal, 18.2.2004 tarihinden sonraki ödemeleri ise davalının kişisel malı olarak değerlendirmeli, taşınmazın karar tarihine en yakın belirlenen değeri dikkate alınarak,
Davacının katılma alacağı, uzman bilirkişi veya bilirkişiler kurulundan taraf, yargıç ve Yargıtay denetimine elverişli, bilimsel esaslara dayalı rapor alınarak belirlemeli, tarafların kazanılmış hakları da gözetilmelidir.
DAVA ve KARAR:
M. Ö. ile E. S. aralarındaki katılma alacağı davasının kabulüne dair Mersin 2. Aile Mahkemesi`nden verilen 9.1.2009 gün ve 806/2 sayılı hükmün Yargıtay`ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
YARGITAY 8. HUKUK DAİRESİ KARARI:
Davacı M. Ö. vekili tarafından davalı E. S. aleyhine açılan davanın kabulüne, tarafların evlilik birliği içinde edinilmiş mal olarak davalı adına kayıtlı olan 117 ada 1 parsel üzerindeki A blok 25 nolu bağımsız bölümün katılma alacağı olarak 50.000.- TL.`nin boşanma tarihi olan 18.12.2006 tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, davacının fazlaya ilişkin hakkının saklı tutulmasına karar verilmesi üzerine hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Taraflar 26.2.1998 tarihinde evlenmişler, 18.2.2004 tarihinde davacı tarafından açılan dava sonunda boşanmışlar ve boşanma kararı 18.12.2006 tarihinde kesinleşmiştir. Taraflar arasında 1.1.2002 tarihine kadar mal ayrılığı, 1.1.2002 tarihinden itibaren edinilmiş mallara katılma rejiminin (TMK.m.218-241) geçerli olduğu anlaşılmaktadır. Dava konusu 25 nolu bağımsız bölüm 4.4.2003 tarihinde davalı adına edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğu dönemde alınmıştır.
Dava, edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğu dönemde alınan taşınmazla ilgili mal rejiminin tasfiyesi gereği tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde katılma alacağı isteğine ilişkindir.
Katılma alacağı sebebiyle ayın isteme imkanı bulunmadığı ancak alacak talep edilebileceği dikkate alınarak tapu iptali ve tescil isteğinin kabulünün mümkün olmadığına ilişkin mahkeme gerekçesi yerindedir.
Katılma alacağına gelince; dosya kapsamı ve toplanan delillere, davalının evin alımında kullanıldığını iddia ettiği kredinin 27.3.2003 tarihinde evin alım tarihinden kısa süre önce çekilmiş olması karşısında davalı tarafından çekilen kredinin dava konusu 25 nolu bağımsız bölümün alımında kullanıldığının kabulü gerekir. Bu durumda mahkemece yapılacak iş, davalının çektiği kredinin çekildiği tarihten itibaren ödendiği tarihe kadar tüm ödemeleri gösteren belgeleri getirtmek, taşınmazın alındığı 4.4.2003 tarihi ile taraflar arasında boşanma davasının açıldığı 18.2.2004 tarihi arasındaki ödemeleri edinilmiş mal, 18.2.2004 tarihinden sonraki ödemeleri ise davalının kişisel malı olarak değerlendirmek, taşınmazın karar tarihine en yakın belirlenen değeri dikkate alınarak davacının katılma alacağını uzman bilirkişi veya bilirkişiler kurulundan taraf, yargıç ve Yargıtay denetimine elverişli, bilimsel esaslara dayalı rapor alınarak belirlemek, tarafların kazanılmış haklarını da gözetmek olmalıdır.
Mahkemece davalının çektiği kredi dikkate alınmaksızın bağımsız bölümün tamamının edinilmiş mal olarak kabulü ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır.
Kabule göre de; katılma alacağı hesabında tasfiye tarihi boşanma veya mal rejiminin sona erdiği tarih olmayıp, tasfiye veya değer artış payına yönelik açılmış bulunan davanın karar tarihidir. (TMK.`nun 232, 235/1. m.) Mahkemece katılma alacağına boşanma tarihi olan 18.12.2006 tarihinden itibaren yasal faiz yürütülmesi de doğru değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde görüldüğünden kabulü ile usul ve kanuna aykırı bulunan hükmün BOZULMASINA, oybirliği ile karar verildi.