– Teminat Mektubunda Vade Sonunda Hükümsüz Olacağı Şartı
– Teminat Mektubunun Hükümsüzlüğünü Talep
– Zamanaşımı (Teminat Mektubu)
– Başkasının Fiilini Taahhüt (Teminat Mektubu)
Teminat Mektubunun süre sonunda geçersiz kalması için taahhüdün vade sonunda hükümsüz hale geleceğinin sözleşmeye dercedilmiş olması gerekir. Teminat mektubunda böyle bir şartın bulunmadığında, vade tarihi içinde riskin doğması durumunda bankanın 10 yıllık zamanaşımı süresi boyunca sorumluluğu devam eder.
DAVA ve KARAR:
Taraflar arasında görülen davada Mersin 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 6.4.2007 tarih ve 2007/13 – 2007/125 sayılı kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi Muktedir Lale tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
YARGITAY 11. HUKUK DAİRESİ KARARI:
Davacı vekili, müvekkilinin Libya’da bir ihaleye katılmak üzere başvurması üzerine davalı bankaca muhabir National Commercial Bank aracılığı ile 58.000.- Euro bedelli geçici teminat mektubu tanzim edilerek ilgili kuruma tevdi edildiğini, teminat mektubunun geçerlilik süresinin 28.2.2003 tarihi olduğunu ve davalı bankanın muhabir bankaya kontr garanti süresinin posta süresi hesaba katılarak 28.3.2003 tarihinde sona ermesine rağmen, muhabir bankanın davalıya vaki talebi üzerine sürenin 31.7.2003 tarihine kadar temdit edildiğini, ancak davalının 2.10.2003 tarihli yazısı ile sürenin 31.11.2003 tarihine kadar yeniden temdidinin istendiği, aksi halde mektup tutarının tamamının ödeneceğinin bildirildiğini, müvekkilinin teminat mektubunun süresini uzatılmasına muvafakatının olmadığını, BK.nun 110/2 nci maddesine göre vade sonuna kadar tazmin başvurusunda bulunulmadığı takdirde taahhüdün hükümsüz sayılacağını, ancak teminat mektubunun tazmini konusunda 31.7.2003 tarihine kadar ihale makamınca talepte bulunulmadığını ileri sürerek, teminat mektubunun iptaline karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili, davanın Libya mahkemelerinde görülmesi gerektiğini, BK.’nun 110/2 nci maddesinde taahhüdün vade sonunda hükümsüz hale geleceğinin sözleşmeye dercedilmiş olması gerektiğini, oysa teminat mektubunda böyle bir şartın bulunmadığını vade tarihi içinde riskin doğması durumunda bankanın 10 yıllık zamanaşımı süresi boyunca sorumluluğunun devam edeceğini, bu durumda zamanaşımı süresi içinde lehdarın her zaman tazmin talebinde bulunabileceğini, davacının ihale şartlarının gereklerini yerine getirmediğini, buna rağmen teminat mektubunu hükümsüz hale getirmeye çalıştığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, davanın kabulüne dair verilen karar Dairemizce bozulmuş, bozmaya uyulmuş, davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre, davacı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, oybirliği ile karar verildi.