Davacı Hafize, ıskat edilen Ercüment`in çocuğu, mirasbırakan Yusuf`un torunudur.
Mirasbırakanın ölümü tarihinde oğlu Ercüment sağ olduğundan, Ercüment`in kızı Hafize`nin mirasın açıldığı tarihte saklı paylı mirasçılığı söz konusu değildir. Dolayısıyla vasiyetnamede yer alan “Ercüment`in fürularına” ilişkin tasarruf Hafize bakımından geçerli değildir.
DAVA ve KARAR:
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hükmün temyizen murafaa icrası suretiyle tetkiki istenilmekle, dosyadaki bütün kağıtlar okunup, gereği görüşülüp düşünüldü:
YARGITAY 2. HUKUK DAİRESİ KARARI:
1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle, kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, tasarrufta belirtilen davacı Ercüment`le ilgili mirasçılıktan çıkarma sebebinin varlığı ispatlanmış olup, onun yönünden çıkarma geçerli olduğundan, adı geçen davacının temyiz itirazları yersizdir.
2- Diğer davacı Hafize`nin temyizinin incelenmesine gelince;
Mirasbırakan Yusuf, 21.3.1989 tarihli vasiyetnamesiyle; “oğlu Ercüment`i kendisini öldürmeye teşebbüs ettiğinden ve eşinin kardeşi Cavit`i öldürdüğünden ve bu hususun Manisa Ağır Ceza Mahkemesi`nin 1988/16 Esas – 1988/53 Karar sayılı kararıyla sübuta ermiş bulunduğundan bahisle, mirasından ıskat ettiğini bildirmiş, aynı tasarrufunda, Ercüment`in fürularının da terekeden mahfuz hisse talep edemeyeceklerini…” beyan etmiş, 15.2.2007 tarihinde vefat etmiştir.
Davacı Hafize, ıskat edilen Ercüment`in çocuğu, mirasbırakan Yusuf`un torunudur.
Miras, mirasbırakanın ölümüyle açılır (TMK.m.575/1). Mirasçılık ve mirasın geçişi mirasbırakanın ölümü tarihine göre belirlenir. Türk Medeni Kanunu`nun 510/1. maddesi uyarınca ancak “saklı paylı mirasçılar” mirasçılıktan çıkarılabilir.
Mirasbırakanın ölümü tarihinde oğlu Ercüment sağ olduğuna göre, Hafize`nin mirasın açıldığı tarihte saklı paylı mirasçılığı söz konusu değildir. Dolayısıyla vasiyetnamede yer alan “Ercüment`in fürularına” ilişkin tasarruf Hafize bakımından geçerli değildir.
O halde, Hafize ile ilgili tasarruf yönünden davanın kabulüne, vasiyetnamenin “Ercüment`in fürularına” ilişkin bölümünün iptaline karar verilmesi gerekirken, onun yönünden de ret hükmü kurulması doğru bulunmamıştır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. bentte açıklanan sebeple davacı Hafize yönünden BOZULMASINA, davacı Ercüment`in temyiz itirazlarının yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple reddi ile onunla ilgili tasarruf yönünden hükmün ONANMASINA, oybirliği ile karar verildi.
Y.2.H.D. 2.7.2009 E.2008/3734 – K.2009/13172