– Cinsiyet Tashihi (Yabancı Mahkeme Kararının Tanınması)
– İsim Tashihi (Yabancı Mahkeme Kararının Tanınması)
– Yabancı Mahkeme Kararının Tanınması (Türk Vatandaşlığından Çıkartılan Kişi – Cinsiyet Tashihi – Kamu Düzenine Aykırılık)
– Türk Vatandaşlığından Çıkartılan Kişi (Yabancı Mahkeme Kararının Tanınması)
– Kamu Düzeni (Yabancı Mahkeme Kararının Tanınması – Türk Vatandaşlığından Çıkartılan Kişi – Cinsiyet Tashihi) –
Davacı erkek iken gerçekleştirilen ameliyat sonucu kadın cinsiyetine geçtiği tarihte, davacı Türk Vatandaşı olmayıp Alman Vatandaşıdır. İsim ve cinsiyet değişikliği, vatandaşı olduğu devletin hukukuna göre karara bağlanmıştır.
Cinsiyet değişikliğinin kanuni prosedür izlenmeden yapılmış bulunması tek başına Türk Kamu Düzenine aykırılık oluşturmaz.
DAVA ve KARAR:
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
YARGITAY 2. HUKUK DAİRESİ KARARI:
Davacı, cinsiyetinin “kadın” olarak kabul edilmesine ve Levent olan isminin de “Dilara” olarak değiştirilmesine dair yabancı mahkemece verilen kararların tanınmasına karar verilmesini istemiştir.
Davacının izinle Türk Vatandaşlığından çıktığı, çıkma belgesini aldığı 1.10.2004 tarihi itibariyle Türk Vatandaşlığını kaybetmiş olup, yabancı durumunda bulunduğu, cinsiyet değişikliğine ilişkin kararın, 24.2.2005 tarihinde gerçekleştirilen ameliyat sonrasında Alman (Heidelberg) Sulh Hukuk Mahkemesince 1.6.2005 tarihinde, isim değişikliğine ilişkin kararın da aynı yer mahkemesince 4.4.2005 tarihinde verildiği, her iki kararın da, 13.6.2005 tarihinde kesinleştiği anlaşılmaktadır.
Davacı erkek iken gerçekleştirilen ameliyat sonucu kadın cinsiyetine geçtiği tarihte, davacı Türk Vatandaşı olmayıp Alman Vatandaşıdır. İsim ve cinsiyet değişikliği, vatandaşı olduğu devletin hukukuna göre karara bağlanmıştır.
Buna ilişkin yabancı ilamın tanınmasını istemekte davacının hukuki yararı da mevcuttur. Cinsiyet değişikliğinin Türk Medeni Kanununun 40. maddesinde gösterilen prosedür izlenmeden yapılmış bulunması ve kararın dayandığı doktor raporunun, bu maddede sayılan hususları ihtiva etmiyor olması tek başına Türk kamu düzenine aykırılık oluşturmaz. O halde koşulları oluştuğundan her iki kararın tanınmasına (5718 s. MÖHUK. md.58) karar verilmesi gerekirken isteğin reddi doğru bulunmamıştır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, oyçokluğu ile karar verildi.
Y.2.H.D. 21.12.2009 E.2009/9678 – K.2009/22090
KARŞI OY YAZISI
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün onanması gerekir.
Açıklanan sebeplerle sayın çoğunluğun bozma doğrultusunda oluşan görüşüne iştirak etmiyorum.