– İlamda Yazılı Asıl Alacak Ve Fer`İ Alacakların Ayrı Ayrı Takibe Konulması –
İlamda yazılı olan asıl alacak ve yargılama giderleri ile vekalet ücreti yönünden tek bir takip yapılabileceği gibi ayrı ayrı takip yapılması da mümkündür. İlamda hükmedilen asıl alacak ve buna bağlı fer’i alacaklar yönünden ayrı ayrı takip yapılmasını engelleyen yasa hükmü bulunmadığından, mahkemece şikayetin reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne karar verilmesi isabetsiz olduğundan, hükmün bu nedenle bozulması gerekirken onandığı anlaşılmakla; alacaklı vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü gerekmiştir.
DAVA ve KARAR:
Taraflar arasındaki “Şikayet” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Ankara 4. İcra Hukuk Hukuk Mahkemesince davanın kabulüne dair verilen 22.9.2008 gün ve 2008/922 E. – 2008/840 K. sayılı kararın incelenmesi alacaklı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin 9.3.2009 gün ve 2008/24958 E. – 2009/4787 K. sayılı ilamı ile onanmış, alacaklı vekilinin karar düzeltme talebi üzerine,
Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin 13.10.2009 gün ve 10422 – 18967 sayılı ilamı;
(…Takip dayanağı Antalya 2. İdare Mahkemesi`nin 25.4.2008 tarih ve 2005/833 E. – 2008/827 K. sayılı ilamında, “240.000.- YTL. maddi, 10.000.- YTL. manevi tazminatın, 17.500.- YTL. nispi vekalet ücretinin, ayrıca toplam 13.791,90.- YTL. yargılama giderinin davalı idareden alınarak davacıya ödenmesine” karar verildiği anlaşılmaktadır.
Alacaklı tarafça mahkemece hükmedilen bu kalemlerin her biri ayrı ayrı ilamlı icra takibinin konusu yapılmıştır.
Borçlu idare, ilamda hükmedilen kalemlerin üç ayrı ilamlı icra takibine konu edilmesini, mükerrer takibe sebebiyet verildiğinden dolayı şikayet konusu yapmıştır.
Dairemizin müstekar içtihatları gereği ilamda yazılı olan asıl alacak ve yargılama giderleri ile vekalet ücreti yönünden tek bir takip yapılabileceği gibi ayrı ayrı takip yapılması da mümkündür.
İlamda hükmedilen asıl alacak ve buna bağlı fer’i alacaklar yönünden ayrı ayrı takip yapılmasını engelleyen yasa hükmü bulunmadığından, mahkemece şikayetin reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne karar verilmesi isabetsiz olduğundan, hükmün bu nedenle bozulması gerekirken onandığı anlaşılmakla; alacaklı vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü gerekmiştir…) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
Hukuk Genel Kurulu`nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
YARGITAY HUKUK GENEL KURULU KARARI:
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre, Hukuk Genel Kurulu`nca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.
SONUÇ: Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının BOZULMASINA, oyçokluğu ile karar verildi.
Y.H.G.K. 24.3.2010 E.2010/12-138 – K.2010/169