Uyuşmazlık Mahkemesi Kararı: RES Katkı Payı Uyuşmazlıklarında Adli Yargının Görevli Olduğu
Uyuşmazlık Mahkemesi, Rüzgar Enerji Santrali (RES) katkı payı anlaşmasından kaynaklanan faturalardaki fazla ödemelerin iadesi istemiyle açılan davalarda, bu anlaşmanın hukuki niteliğini değerlendirerek adli yargı yerinin görevli olduğuna karar vermiştir.
Davanın Konusu: RES Katkı Payı Faturalarındaki Hatalı Hesaplama
Davacı şirket, Şapdağı Rüzgar Enerji Santrali için davalı TEİAŞ ile imzalanan anlaşma hükümlerine aykırı olarak tahakkuk ettirildiğini iddia ettiği 2021, 2022 ve 2023 yıllarına ait RES katkı payı tutarlarının fazladan ödenen kısmının, toplam 115.375.858 TL’lik tutarının ödeme tarihinden itibaren işleyecek en yüksek ticari avans faiziyle birlikte tahsili istemiyle adli yargıda dava açmıştır.
Görev Uyuşmazlığı Süreci
Davalı TEİAŞ vekili, davanın idari yargının görev alanına girdiğini ileri sürerek yargı yolu itirazında bulunmuştur. Ankara 8. Asliye Ticaret Mahkemesi bu itirazı reddederek kendisinin görevli olduğuna karar vermiştir. Bunun üzerine, davalı vekilinin talebiyle Danıştay Başsavcısı, RES katkı payı bedelinin tazmini davalarında idari yargının görevli olduğu görüşüyle olumlu görev uyuşmazlığı çıkarılmasına karar vererek dosyayı Uyuşmazlık Mahkemesi’ne göndermiştir.
Danıştay Başsavcılığının Görüşü: RES Anlaşmasının İdari Sözleşme Niteliği
Danıştay Başsavcısı, RES katkı payı anlaşmasının niteliği gereği bir idari sözleşme olduğunu savunmuştur. Gerekçesinde, elektrik iletim faaliyetinin tekel niteliğinde bir kamu hizmeti olduğu, bu hizmetin TEİAŞ tarafından yürütüldüğü, anlaşmanın EPDK onayına tabi olması, Yönetmelik ekinde yer alması ve taraflarca değiştirilememesi nedeniyle ticari bir anlaşma olmadığını belirtmiştir. Anlaşmanın imzalanmasının davacı şirket açısından zorunlu olduğunu ve TEİAŞ’a ödenmeyen tutarların teminat mektubunun irat kaydedilmesi yoluyla tahsil etme yetkisinin tek yanlı ve üstün kamu gücüne dayandığını ifade ederek idari yargının görevli olması gerektiğini savunmuştur.
Uyuşmazlık Mahkemesi’nin Değerlendirmesi: Adli Yargının Görevli Olduğu
Uyuşmazlık Mahkemesi, Danıştay Başsavcısının görüşüne katılmayarak davanın adli yargının görev alanına girdiğine karar vermiştir.
İdari Sözleşme ve Özel Hukuk Sözleşmesi Ayrımı
Mahkeme, idari sözleşmeleri, idarenin kamusal yetkiye dayanarak, kamu hizmeti ve kamu yararı amacıyla akdettiği ve idareye üstün hak ve yetkiler veren sözleşmeler olarak tanımlamıştır. Kamu idarelerinin özel hukuk alanında akdettiği sözleşmelerin ise idari sözleşme niteliği taşımadığını belirtmiştir.
RES Katkı Payı Anlaşmasının Hukuki Niteliği
Uyuşmazlık Mahkemesi, Tip RES Katkı Payı Anlaşmasının incelenmesinde yer alan “Ankara Mahkemeleri ve İcra Daireleri yetkilidir” hükmü, gecikme faizi uygulanması ve teminat mektubunun irat kaydedilmesi gibi hükümlerin, idarenin üstün yetkilerle donatılmış olduğuna tek başına karine teşkil etmeyeceği sonucuna varmıştır. Anlaşma sonrasında TEİAŞ’a tanınan, sözleşmeyi tek taraflı değiştirme, denetleme, cezai işlem tesis etme veya feshetme gibi üstün bir kamu gücünü kullanma yetkisinin bulunmadığını ifade etmiştir.
Mahkeme, tarafların karşılıklı yükümlülüklerinin bulunduğunu ve bununla bağlı olduklarını, uyuşmazlığın anlaşma öncesindeki yarışma ihale sürecine ilişkin olmadığını belirtmiştir. Bu sebeple, taraflar arasında anlaşma yapıldıktan sonra, özel hukuk sözleşmesi niteliğinde olan ve sözleşme hükümleri çerçevesinde tahakkuk ettirilen RES katkı payı bedelinden kaynaklanan davanın adli yargı yerinde görülmesi gerektiğine oy çokluğuyla karar vermiştir.
Karşı Oy ve İdari Yargı Görüşü
Karşı oy kullanan üye, TEİAŞ’ın kamu hizmeti yürüten bir iktisadi devlet teşekkülü olması ve anlaşmanın ilgili Yönetmeliğe dayanılarak düzenlenmesi nedeniyle idari sözleşme niteliğinde olduğunu savunmuştur. RES katkı payı faturasının bedelinin fazla hesaplandığına ilişkin davanın idari yargı yerinde görülmesi gerektiğini belirtmiştir.
Hüküm ve Kararın Önemi
Uyuşmazlık Mahkemesi, davanın çözümünde adli yargının görevli olduğuna hükmetmiş ve Danıştay Başsavcısının başvurusunu reddetmiştir. Bu karar, enerji piyasasında TEİAŞ gibi kamu kuruluşu niteliğindeki kurumlarla yapılan anlaşmaların hukuki niteliği ve buradan kaynaklanan uyuşmazlıklarda hangi yargı yolunun görevli olacağı konusunda önemli bir içtihat sağlamıştır.