– Menfi Tesbit Davası (Çekin Yeniden Tedavüle Çıkarılması)
– Çekin Yeniden Tedavüle Çıkartılması (Daha Önceki Cirantaların Durumu)
– Cirantanın Sorumluluktan Kurtulması (Çekin Yeniden Tedavüle Çıkartılması) –
Karşılığı olmayan çekin keşideciye tesliminden sonra keşideci tarafından yeniden tarih atılarak tedavüle çıkarılması halinde daha önceki cirantaların sorumluluğunun ortadan kalkar.
DAVA ve KARAR:
Taraflar arasındaki menfi tesbit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
YARGITAY 19. HUKUK DAİRESİ KARARI:
Davacı vekili, davalının müvekkili aleyhine kambiyo senetlerine mahsus yolla icra takibine giriştiğini, takibe konu çek üzerinde tahrifat ve ekleme yaparak geçerli bir çek gibi bankaya ibraz edilip, karşılıksız şerhi düşüldüğünü, sözkonusu belgenin kambiyo senedi olmadığını, esasen müvekkilinin davalıya borcu da bulunmadığını iddia ederek müvekkilinin davalıya borçlu bulunmadığının tesbiti ile takibin durdurulmasını talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevabında, dova konusu çekin olduğu hali ile davacı tarafından ciro edilmek suretiyle müvekkiline verdiğini, iddaların asılsız olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece toplanan delillere ve Tosya Cumhuriyet Savcılığının 1995/896-414 sayılı takipsizlik kararında davalının çekin kendisine verildiğinde lehdar hanesinde Selami Aslan ve keşide tarihinin 15.5.1994 tarihi olduğu, çek bedeli ödenmeyince keşideci Hüseyin sakaer’e gittiğini ve onun lehtar hanesindeki ismi çizerek hamiline, keşide tarihini çizerek 27.5.1995 yazıp paraf ettiğini ve kendisinin de bundan sonra çeki bankaya ibraz edip, karşılıksız şerhi yazdırdığını beyan ettiği oysa TTK.’nun 562. maddesine göre karşılığı olmayan çekin keşideciye tesliminden sonra keşideci tarafından yeniden tarih atılarak tedavüle çıkarılması halinde daha önceki cirantaların sorumluluğunun ortadan kalkacağı hususunun yasanın amir hükmü olduğu gerekçesi ile davacını davasının kabulüyle takibe konu çekten dolayı davacının davalıya borçlu olmadığının tesbitine, takibin durdurulmasına karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
SONUÇ: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delilerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün BOZULMASINA, oybirliği ile karar verildi.